Japonya yeni gelişmiş nükleer füzyon reaktörünü ilk defa aktifleştirdi. 15 yıllık inşaat ve test sürecinin ardından JT-60SA isimli reaktör 26 Ekim’de ilk plazmayı üretti. Reaktörün ortasında çörek şeklindeki bir bölmede süper iletken mıknatıslar yardımıyla sıcak plazma ilk defa hapsedildi. Reaktör nükleer füzyondan enerji üretebilmek adına Fransa’daki ITER (Uluslararası Termonükleer Deneysel Reaktörü)’e yardımcı olmayı amaçlıyor.
200 milyon derece sıcaklığı 100 saniye koruyabiliyor
Reaktör, plazmayı 200 milyon derece sıcaklığa çıkarıp 100 saniye boyunca bu sıcaklığı koruyabilecek şekilde tasarlandı. Bu süre önceki tokamak reaktörlerden çok daha fazla. Böylelikle araştırmacılar plazmanın stabilitesi ve performansını nasıl kontrol ve optimize edebilebileceklerini inceleme imkanına kavuşuyor.
JT-60SA, ayrıca füzyon reaktörlerinin tükettiğinden daha fazla enerji üretebileceğini göstermek için Fransa’da inşa edilen, devasa nükleer reaktör ITER’e yardımcı olacak. JT-60SA’den elde edilen teknolojik ve teknik bilgilerden ITER’deki reaktörde faydalanılacak.
Deprem ve sorunlar nedeniyle gecikti
Fransa’nın ITER’e ev sahipliği yapmasına Japonya’nın izin vermesi karşılığında Japonya JT-60SA ve iki küçük füzyon tesisi inşa etme hakkını elde etti. Japonya ile AB arasındaki 2007 yılındaki anlaşmanın parçası olan reaktör sıfırdan inşa edildi ancak maliyeti açıklanmadı. 2016’da tamamlanması planlana reaktör 2011 Japonya depremi sonrası tasarım değişikliği ve 2021 yılındaki test sırasında çıkan problemler nedeniyle oldukça gecikti.
ITER’in yarı yüksekliğinde olan reaktör 16 metre yüksekliğe, 13 metre çapa sahip. Aynı zamanda ITER’in altıda biri kadar olan 135 metreküp plazma taşıyabiliyor. JT-60SA’ün yalnız bir dezavantajı bulunuyor. Reaktör trityum yerine hidrojen ve hidrojenin izotopu olan döteryumu kullanıyor. Trityum, hidrojenin daha güçlü aynı zamanda daha pahalı ve nadir olan bir izotopu. Enerji üretiminde daha tercih edilir yakıt olduğu için ITER 2035’den itibaren döteryum ve trityumu beraber kullanacak.
Japonya aynı zamanda 2050 yılına kadar DEMO isimli bir santral daha inşa etmeyi hedefliyor.